Anasayfa  | �leti�im Metin Soylu Facebook Metin Soylu Twitter

 

 
YAZAR HAKKINDA K�TAPLAR ELE�T�R� CEVAP KONFERANSLAR AFET OKULU R�PORTAJLAR BASIN ODASI
 
   Bedeli Çanakkale'de Kanla Ödenecektir tüm seçkin kitapevlerinde!      Piri Reis Haritasý'nýn Þifresi ÇIKTI!     
 



  Hattat Fuat Baþar ile Röportaj

Röportaj: Gazeteci Yazar Metin Soylu

PAPAZLAR, HAHAMLAR, DÜNYANIN DÖRT BÝR YANINDAN GELEN PROFESÖRLER…
FUAT USTANIN GÖNÜL TEKKESÝ HERKESE AÇIK…


“HER ÝNSAN BÝR EBRU’DUR”

Küçük Ayasofya Camii’nin hemen karþýsýnda duran, içerisi hat yazýlarý ve ebrularla dolu bir atölyedeyiz. 40 yýlýný hat ve ebru sanatýna vermiþ gönül adamý Fuat Baþar’ýn sevgi ve ekmek teknesi olan küçük atölyesinde…
Geleneksel sanatlarýmýzý Amerika’dan Japonya’ya kadar dünyanýn pek çok yerinde tanýtan ve sevdiren Hattat Fuat Baþar ile ebrunun anlamýndan tasavvufa, kültür savaþlarýndan týp fakültesini býrakmasýna kadar pek çok konuda konuþtum. 1953 yýlýnda Erzurum’da dünyaya gelen dadaþ sanatkâr, halýyý ebru boyasýyla batýrdýðý için annesinden zýlgýtý yediði günlerden baþlayýp Hollanda’da “Develerimizi ahýra baðlamadýðýmýzý” anlatmaya çalýþtýðý günlere kadar kendine dair içinden gelen her þeyi anlattý.

-Ýstanbul’a gelmek sizi hiç korkutmadý mý?
Fuat Baþar:
Ýstanbul çok güzel bir þehir. Sanat ve tarih kokusunu duyuyorsunuz. Geldiðimde korkularým hiç olmadý. ‘Ýstanbul beni yutar mý yutmaz mý’ diye bir korku içinde hiç olmadým. Çünkü baþaracaðýma inanmýþtým.

“Mustafa, Bu Çocuklar Seni Geçmiþ!”

-Týp Fakültesini býraktýnýz mý?
Fuat Baþar:
  Evet!.. Ebru ve Hat aþkýyla, bitirmeme bir yýl kala, beþinci sýnýfta býraktým tahsilimi.  “Bu iþler yok olmak üzere, bari þunlarýn ucundan, kulaðýndan bende tutayým. Öðrenebilirsem baþka insanlara da aktarmaya çalýþayým” dedim. 1980 yýlýnýn Eylül ayýnda hat sanatýndan icazet almak nasip oldu. Ýcazet bu sanat dalý için bir nevi kutlama, yeterlilik belgesi. Ayný lisede farklý yýllarda okuduðumuz Erzurum Lisesi’nden arkadaþým Alparslan Babaoðlu ile birlikte Mustafa Hoca’dan da ebru dersleri almaya baþladýk. Bir gün Hoca’nýn hanýmý ebrularýmýza bakarken “Mustafa” dedi. “Bu çocuklar seni geçmiþ.” Hoca ise “Haným ben 50 yýllýk ebrucuyum. Elli sene de iki eser verdim. O iki eser de bu çocuklar, artýk ölsem de gözüm arkada kalmayacak” dedi. 1989 yýlýnýn Eylül ayýnda ebru sanatýndan icazet aldýk. Hoca’nýn sözlerinin sorumluluðunu ise hala taþýyorum.

-Ebru ve Hat üzerine, bu sanatlarý icra etmek dýþýnda baþka çalýþmalarýnýz da oldu mu?
Fuat Baþar: 
Her iki dalda da araþtýrmalarýmýz oldu. Pek çok öðrenci yetiþtirdik. Þükürler olsun ki çeþitli kurslarda hem ülke hem de dünya çapýnda epey öðrenci yetiþtirdik. Yurt içinde ve yurt dýþýnda bu konuda belgeseller çekilmesi için desteklerimiz oldu. Özellikle ebru konusunda aslýnda çok araþtýrmalar da yaptým. Ebru Sanatý’nýn fizik ve kimyasý, diðer bilim dallarý ile olan baðlantýlarý ve tasavvuf ile arasýndaki derin baðý çözmek için çok özel çalýþmalarým oldu. Yýllarca bu konular üzerine toplantýlar, sohbetler düzenledim.



-Ebruyu farklý kýlan özellikler nelerdir?
Fuat Baþar:
  Ebru bir renk armonisidir. Taklidi olmayan, tekrarý olmayan tek sanat ebrudur. Çünkü ayný ebruyu bir daha yapma þansýnýz kesinlikle yok. Benzerini yapabilirsiniz ama aynýsýný asla yapamazsýnýz. Ýnsanlarýn parmak izi gibidir. Her insan aslýnda bir ebrudur. Biri biriyle ayný olamaz. Ebru bu özelliði ile tasavvufla da özdeþleþiyor. Yaratýþta ve yaradýlýþta tekrar yoktur. Bir su bir dereden asla iki defa geçmez. Yaratan ayný ama yaratýlanlarýn her biri farklýdýr. Bazen ebru yaparken o kadar þaþýrýyorum ki… Sanki üzerinde bir ýþýk varmýþ gibi geliyor. Hani bilgisayarda bir fotoðrafa saðdan ya da soldan ýþýk verirsiniz ya, ebruda bu ýþýk kendiliðinden ortaya çýkýyor. Hatta böyle ýþýklý bir ebrum vardý; televizyon programýnýn birinde bir ay arka fon olarak kullanýldý. Daha sonra Milliyet Larousse Ansiklopedisi’ne girdi.

-Ebru için ne tür malzemeler kullanýlýyor?
Fuat Baþar: 
Toprak boyasý, sýðýr ödü, aðaç dallarýndan, atkuyruðundan yapýlmýþ fýrçalar, denizden çýkarýlan denizkadayýfý ve bitkisel yapýþtýrýcýlar kullanýyoruz. Yapýþtýrýcýyla yoðunlaþtýrýlan suyun üzerine atkuyruðu fýrçalarýyla boyalar serpiþtiriliyor ve bu boyalara çeþitli þekiller veriliyor. Süslemede ana unsur çiçektir. Tabiatta nasýl çiçekler bir süs ise ebrunun süsleri de çiçeklerdir.

-Peki, hat sanatýndan söz edecek olursak, güzel yazma yeteneði kadar malzeme de önemli mi?
Fuat Baþar: 
Elbette… Kendine has esnekliði olan, ucu istenilen kalýnlýkta kesilebilecek kamýþlar kullanmak gerek. Fakat herhangi bir sazlýkta yetiþen her kamýþ makbul deðil. Son derece sert ve dayanýklý kamýþlar kullanýlmalýdýr. Uzun metinler için yeri geldiðinde demir kalemler de kullanýlýr. Endonezya’daki bir aðaçtan yapýlan cava kalemleri bu iþ için güzel kalemlerdir. Mürekkep de elde yapýlýr. Osmanlý mürekkebi dediðimiz is mürekkebidir. Kâðýt olarak da asitsiz el yapýmý kaðýtlar tercih edilir. Günümüzde göz rahatsýzlýklarýnýn baþlýca nedenlerinden biri, yazýlarýn beyaz zemin üzerine yazýlmasýdýr. Eski zamanlarda insanlar hafif devetüyüne kaþan bir renk, hep krem rengi kullanmýþlar, bu renk gözleri de dinlendiriyor.

“Hat 7-900 yaþ arasý herkese açýk!”



-Hat sanatýyla ilgilenmek isteyenlerde hangi özellikler olmalý?
Fuat Baþar:
  Sabrý olan herkesin yapabileceði bir sanattýr. Ruh ve beden saðlýðý yerinde olan herkes hat sanatý ile ilgilenebilir. Yaþ önemli deðildir. 7 yaþýndan yukarý 900 yaþýndan aþaðý olan herkese açýktýr! (esprili bir dille...) Baþlangýçta Arapça veya Osmanlýca bilmek gerekmiyor. Ama kiþi profesyonelleþmek istiyorsa o zaman Arapça, Farsça ve Osmanlýca ister istemez karþýsýna çýkacaktýr.

-Ebru ve hat sanatýnýn hayatýnýzdaki yeri nedir?
Fuat Baþar: 
Bakýnýz benim ayrý bir geçim kaynaðým yok. Ben bu sanata gönül verdim ve ayný zamanda da bu iþten evimi geçindirdim. Günümüzde sanat üzerinden ev geçindirmek inanýn kolay bir iþ deðil… Ebru kurslarýmý ücretsiz veriyorum. Aslýnda hat sanatý ile geçiniyorum diyebilirim. Çok iyi kazanmasam da kimseye muhtaç da deðilim. Önemli olan da bu deðil mi? Hat ve ebru sanatý yaþasýn da ben çok kazanmasam da olur.



-Kültür ve Turizm Bakanlýðý ile ortak çalýþmalarýnýz oluyor mu?
Fuat Baþar: 
Kültür ve Turizm Bakanlýðý’nýn yaklaþýk 11 yýldýr resmi ebru hocasýyým. Þunu söyleyebilirim ki, bakanlýðýmýzýn öz sanatlarýmýza olan ilgisi son 15 yýlda artmýþ olsa da hala yetersiz. Zaten bakanlýk da dile getiriyor bu çalýþmalarýn yeterli olmadýðýný… Batý sanatlarýna ise çok deðer veriliyor. Komik bir durumdur. Topraklarýmýza ait olan sanatý desteklememiz gerekiyor.

-Ebru ve Hat Türkiye genelinde bir geliþme kaydetti mi size göre?
Fuat Baþar: 
Türkiye’de bu sanatlarla ilgilenen kiþi sayýsý parmakla gösterilecek kadar az. Bu sanatlarýn bilinmesi, tanýnmasý ve yayýlmasý yönünde olumlu geliþmeler var ama kalite anlamýnda beklediðimiz atak henüz yapýlamadý. Bir belediye baþkanýmýzýn çok takdir ettiðim bir sözü vardý: “Sanatçýsý bol olan bir beldenin hapishanesi çok az olur.” Bizim yaptýðýmýz aslýnda bir anlamda güvenlik güçlerimize hizmettir.

“Dünya Kültürel Bir Savaþýn Ýçinde”


-Geleneksel Sanatlarýmýz Yurt Dýþýnda Çok Ýlgi Görüyor mu?
Fuat Baþar:
  Japonya’dan Amerika’ya kadar pek çok ülkeye gittim. Olaðanüstü büyük bir ilgiyle karþýlaþtým. Yabancýlar daha ilgili bu sanatlarla. Çünkü onlarýn cepleri dolu, gönülleri boþ…  Ýþte boþ olan gönüllerini özlü bir þeylerle doldurmak istiyorlar. Sanatýmýzýn ruhunu fark ettiðinde gözyaþý akýtanlar bile oluyor. Pek çok yabancý “Türkiye’yi ve Türkleri böyle bilmiyorduk. Çok yanlýþ tanýyormuþuz. Barbar deðilmiþsiniz” diyor. Bu maneviyattan etkilenip Müslüman olanlar da oldu. Hollanda’da “Develerinizi halen ahýra mý baðlýyorsunuz?” diye soruyorlar. Bizler Avrupa’ya kendimizi anlatamadýk…



Yurt dýþýndan gelen misafirlerimizde oluyor. Hahamlar, profesörler, papazlar geliyor, hepsine ise kapýmýz her zaman açýktýr. Gurbetçilerimiz de geleneksel sanatlarýmýza çok düþkün. Almanya’da yaþayan Türk aileler “Ne olur ilgili bakanlýða söyleyin, bu sanatlarý bizlere öðretecek hocalar yollasýnlar buraya!” diye özel taleplerde bulunuyorlar. Zaten yurt dýþýndaki Türklerin istemeseler bile kafalarý batý kültürü ile doluyor. Anadolulu kimliklerini yaþatacak özellikleri yavaþ yavaþ kayboluyor. Batýya entegre olmuþ bir vatandaþ olarak karþýmýza çýkabiliyorlar. Böylece kaybediyoruz kendi vatandaþlarýmýzý…
Bunu pek çok ülkede defalarca gördüm. Dünya kültürel bir savaþýn içerisindedir. Yurt dýþýndaki Türklerin kimliklerini kaybetmemesi için onlara sahip çýkmamýz lazým. Bunun da yolu ekonomiden, ticaretten deðil kültür ve sanattan geçiyor.



-Ülkemizi tanýtma anlamýnda Türk Medyasý’ný baþarýlý buluyor musunuz?
Fuat Baþar:  Maalesef!... Türkiye’deki medya üzerine düþen sorumluluðu yerine getirmiyor. Kültürel savaþlarýn joker kartý medyadýr. Medyanýn kültür savaþlarýný Türkiye’nin lehine nasýl döndürebileceðini düþünmesi gerekiyor.

-Hattat Fuat Baþar bundan sonra neler yapacak?
Fuat Baþar: 
Allah bizlere ömür verdikçe bu iþleri yürütmeye, öðretmeye, tanýtmaya ve sevdirmeye devam edeceðim. Amacým hat ve ebru sanatlarýnýn Ýstanbul’daki kültür elçisi olabilmek. Ýnsanlar arasýnda samimi dostluk köprüleri kurabilmek çok önemlidir. Toplumdaki huzursuzluklarý gidermek için bu sanat dallarýný gücümün yettiði kadar genç kuþaklara öðretmeye devam edeceðim.

-Son olarak bir mesajýnýz olacak mý?
Fuat Baþar:
  En önemli mesajým Sevgi’dir. Ýnsanlar sanatý, doðayý, hayvanlarý kýsaca her þeyi sevmeyi öðrensinler. Sevgi ile çýkýlan yolda asla piþmanlýk olmaz. Hepimizin birlik ve beraberliðe ihtiyacý var.





 
 
Metin Soylu'nun hangi kitabýný daha baþarýlý buluyorsunuz?
Hepsi
Afet Okulu
Bedeli Çanakkale'de Kanla Ödenecektir
Piri Reis Haritasý'nýn Þifresi
  
 
 

 

ANA SAYFA YAZAR HAKKINDA K�TAPLAR ELE�T�R� CEVAP KONFERANSLAR AFET OKULU R�PORTAJLAR �LET���M
Siteden yararlan�rken gizlilik ilkelerini okuman�z� tavsiye ederiz.
� 2024 T�m haklar� sakl�d�r.
�zinsiz ve kaynak g�sterilemeden yay�nlanamaz.


�izginet & Mehmet CAN