Anasayfa  | �leti�im Metin Soylu Facebook Metin Soylu Twitter

 

 
YAZAR HAKKINDA K�TAPLAR ELE�T�R� CEVAP KONFERANSLAR AFET OKULU R�PORTAJLAR BASIN ODASI
 
   Bedeli Çanakkale'de Kanla Ödenecektir tüm seçkin kitapevlerinde!      Piri Reis Haritasý'nýn Þifresi ÇIKTI!     
 



  Prof.SARAÇOÐLU Ýle Röportaj
Röportaj: Gazeteci Yazar Metin Soylu

Günümüzün Lokman Hekimi: "Prof. Dr. Ýbrahim Adnan SARAÇOÐLU"

“Benim bir dairem bile yok.
Tüm paramý araþtýrmalarýma harcýyorum.”




Bitkiler üzerinde düþünmeye ve araþtýrmaya narenciye bahçesi içinde geçen çocukluk yýllarýnda baþlayan Prof. Dr. Ýbrahim Adnan Saraçoðlu, genetiði deðiþtirilmiþ ve ebter tohumlar yüzünden birçok yeni hastalýðýn türediðini, mevcut hastalýklarýn da yaygýnlaþtýðýný söylüyor. Bitkilerle tedavi üzerine uzun yýllardýr çalýþmalar yapan Prof. Dr. Ýbrahim Adnan Saraçoðlu ile araþtýrmalarý, yurt dýþýndaki etkinlikleri ve genetiði deðiþtirilmiþ ve ebter bitkiler üzerine konuþtuk…

-“Bitkisel Saðlýk Rehberi” kitabýnýz çok satanlar arasýna girdi. Bitkilerle ilgili araþtýrmalarýnýza ilk olarak ne zaman baþladýnýz?
Prof. Dr. Ýbrahim Adnan Saraçoðlu:
Aslýnda çocukluðumda baþladým. Büyük bir narenciye bahçesinde geçti benim çocukluðum, hep aðaçlarla haþýr neþirdim. Bahçede çalýþan iþçilere sorardým; limon neden sarý, portakal neden turuncu diye… Gerçek anlamda araþtýrmalarýma ise üniversitede baþladým.

- Þu anda çalýþmalarýnýza olumlu ya da olumsuz ne gibi tepkiler geliyor?
Prof. Dr. Ýbrahim Adnan Saraçoðlu:
Prostat için iltihaplanamaya karþý brokolinin çok iyi geldiðini bulmuþtum ben. Bu konuda ilk defa Türkiye’de bir TV kanalýnda konuþtum. Ve karþýmda da bir týp uzmaný vardý. Bana “Hocam çok iyi bir yemek tarifi verdiniz” dedi sadece. Türkiye’de bitkisel tedaviye ve bitkilere deðer verilmiyor. Ayný konu ile ilgili Amerika’da Saint John’s Üniversitesi’nin Prostatitis Discussions Forums’dan çok olumlu yanýtlar aldým. Oraya gittim ve konuyu bilim adamlarýyla tartýþtýk. Orada, yedi gün boyunca prostatit hastalarýna brokoli kürü uygulandý ve çok olumlu e-mailler aldýk onlardan. Prostatite baðlý aðrýlarýnýn ve diðer þikâyetlerinin azaldýðýný söylüyorlardý.



“Tonlarca bitkimiz dýþarýya gidiyor”

- Artýk ülkemizde de bitkilere güven duyulmaya baþladý…
Prof. Dr. Ýbrahim Adnan Saraçoðlu:
Ülkemizde bitkilerle tedavi koca karý ilacý olarak görülüyor. Oysa 15 yýldýr ülkemizden tonlarca bitki her yýl yurt dýþýna götürülüyor ve sonra da pahalý ilaçlar olarak bize geri dönüyor. Yakýþýklý paketler halinde gelen ve Amerika’da bir dolara satýlan tabletler burada 70-150 TL arasýnda satýlýyorlar. Anadolu topraklarýndaki týbbi aromatik bitkilerimiz dünyanýn hiçbir yerinde yok. Bunun sebebi Anadolu topraklarýnýn dördüncü buzul çaðýný yaþamamýþ olmasýdýr. Bu durum, evrimde 250 bin yýllýk bir önde koþma imkâný saðlamýþtýr. Ama artýk kendi karpuzumuz, kavunumuz, domatesimiz, biberimiz, mýsýrýmýz, salatalýðýmýz yok. Artýk melez (ebter) tohumlar hakim. Dolayýsýyla birçok hastalýk da hýzlý bir þekilde yayýldý. Örneðin bazý kanser türleri yüzde 300 arttý. Eskiden her mahallede bir þeker hastasý varken þimdi toplumun yüzde 12’si þeker hastasý.

-Yurt dýþýndaki çalýþmalarýnýzla ilgili þu anda hangi aþamadasýnýz?
Prof. Dr. Ýbrahim Adnan Saraçoðlu:
Yurt dýþýndaki kuruluþlar oraya gitmemi istiyorlar ama önce kendi ülkeme olan vazifemi yerine getirmeliyim. Yakýnda inþallah ikinci kitabým çýkacak, “Týbbi Bitkiler Rehberi”. Ýnsanýmýza anlatmamýz gereken çok þey var. Mesela sokaklarda satýlan mýsýrlarýn artýk birçoðunun kesinlikle tüketilmemesi lazýmdýr. Ýçinde zehir var. Tamamýyla genetiði deðiþtirilmiþ.

- Kur’an-ý Kerim’de adý geçen Lokman Hekim ile ilgili ne düþünüyorsunuz?
Prof. Dr. Ýbrahim Adnan Saraçoðlu:
Ýnsana hizmet etmek, insanýn bir derdine çare olmak Allah’a ibadet etmekle aynýdýr. Dolayýsýyla Lokman Hekim’in felsefesi de, otacý (bitki) kültürünün felsefesi de budur. Ben dünya malýna deðer vermeyen bir insaným. Bir dairem bile yok. Tüm paramý araþtýrmalara harcýyorum. Maalesef kitabýn çok korsaný var. Biz bunlarýn ufak tefek gelirleri ile ayakta durmaya çalýþýyoruz.

- Kur’an-ý Kerim’de adý geçen bitkiler ile ilgili olarak bir takým çalýþmalarýnýz oldu…
Prof. Dr. Ýbrahim Adnan Saraçoðlu:
Kuran-ý Kerim ne matematik ne kimya ne de bir fizik kitabýdýr. Ancak Lokman Suresi’nde Allah sizlere þifalý bitkiler verdi diyor. Araþtýrýp bulacaksýnýz.

“Artýk hekimler teþhis koymakta zorlanýyor”



-Teknolojinin insanlýk suçu iþlediðini söylemiþtiniz. Geliþme ayný zamanda kendimizi baltalama anlamýna mý geliyor?
Prof. Dr. Ýbrahim Adnan Saraçoðlu:
Evet… Hastalýklar deðiþiyor. Bakteriler ve virüsler hýzla mutasyona uðrayarak daha dirençli hale geliyor. Hekimler teþhis koymakta zorlanýyorlar. Üç ay sonra hastalýðýn seyri deðiþiyor. MS’in, Alzheimer’in, Parkinson’un, þekerin, ülseratif kolitin, Chron hastalýðýnýn, romatoid artiritin, lupus’un, vitiligo’nun, hipertansiyonun, motor nöronun, hepatit-B veya hepatit-C’nin tedavisi yok. Kullanýlan ilaçlar sadece günü geçirme amaçlý. Uzun vadeli kullanýlan bazý ilaçlarýn da kalýcý bazý hastalýklarý tetiklediði gerçeði de göz ardý edilmemelidir.

- Peki, bu hastalýklarýn bitkisel tedavi yöntemleriyle önlenmesi söz konusu mu?
Prof. Dr. Ýbrahim Adnan Saraçoðlu:
Evet mümkün... Ben Alzheimer, romatizma gibi ve daha birçok hastalýðý önleyici bitkisel kürler önermekteyim. Örneðin, taze sýkýlmýþ havuç suyu Alzheimer’e karþý mükemmel bir önleyicidir. Bir hastalýðý önlemek bitkilerle mümkündür. Ancak bir hastalýða yakalanmadan önceki tedaviyle yakalandýktan sonraki tedavi arasýnda çok fark var. Bitkisel Saðlýk Rehberi adlý kitabýný yazma sebebim budur.

-Kitabýn sonunda bir kaynakça bulunmuyor?
Prof. Dr. Ýbrahim Adnan Saraçoðlu:
Evet, o kitap 42 yýllýk araþtýrma sonuçlarýmý içerir. Ve tamamý kendi araþtýrma sonuçlarým.

-Brokolinin meme kanserine de iyi geldiðini yazmýþtýnýz?
Prof. Dr. Ýbrahim Adnan Saraçoðlu:
Brokoli hem meme hem prostat kanserini önlüyor. Kitabýmýza yazdýk bunu. Bir ay sonra Amerika’da dünyanýn en büyük prostat vakfýnda, Prostatitis Foundation’da web sitesi olarak açýldý. Ardýndan Avrupa’da da birçok saðlýk sitelerinde açýlmaya baþladý.

-Bitkiler karýþtýrýlmamalý mý?
Prof. Dr. Ýbrahim Adnan Saraçoðlu:
Normal koþullarda bir bitki karýþtýrýlmaz. Hastalýklar birer kilittir. Her kilidin anahtarý bir bitkide yer alýr. Ben çok ender iki bitkiyi karýþtýrýrým. Karýþtýrmak hem bitkinin etkisini azaltýr, hem de hastalýk üzerinde sonuç alamazsýnýz. Lavanta hepatite iyi geliyor, brokoli prostata, havuç unutkanlýða…

“Mýsýr artýk ‘vitiligo’yu önlemez”



-Bir yandan çeþitli yöntemlerle doðayý da patentlemeye çalýþýyorlar…
Prof. Dr. Ýbrahim Adnan Saraçoðlu:
Evet. Bunun bir örneði mýsýr. Karadeniz insanýnda ala olarak bilinen ‘vitiligo’ hastalýðý göremezsiniz. (vitiligo: genel anlamda vücuda rengini veren pigmentleri üreten melonositlerin düzensiz çalýþmasý sebebiyle; tende, aðýz, burun ve genital organlarýn bazal dokusunda, gözün retina tabakasýnda, renk kayýplarýna ve tahribatýna yol açan bir rahatsýzlýk) Çünkü mýsýrýn içinde ‘vitiligo’yu önleyici maddeler var. Ama artýk günümüzdeki mýsýrlar ‘vitiligo’yu önleyemez.

-Genetikçiler genlerin iþlevini bilmeden mi oynuyorlar?
Prof. Dr. Ýbrahim Adnan Saraçoðlu:
Geni bir yerinden kesip açýyorlar, yeni geni nereye yerleþtirdiklerine önem vermiyorlar. Genlerin birbirleriyle etkileþimleri var. DNA diziliminde 3. Sýradaki gen örneðin 5001. genle iletiþim halinde olabiliyor. Diziliþi biliyoruz artýk, ama bu genlerin birbirleriyle etkileþimlerini bilmiyoruz. Kafamýza göre geni kesip, istediðimiz yere baþka gen ekleyemeyiz. Deneme yanýlma yöntemi uyguluyorlar. Ama bu iþin dönüþü yok! Mýsýrý doðaya bir kere ektiðinizde, bu iþ biter. Topraðýn mikrobiyolojik florasý ve çevre bitkilerin tür deðiþimlerine neden olur.  Ayrýca, insan üzerinde uzun vadede nasýl bir olumsuz etki yaptýðýný da bilmiyoruz.

-Türkiye’deki gençliðe veya akademik çevreye vermek istediðiniz bir mesajýnýz var mýdýr?
Prof. Dr. Ýbrahim Adnan Saraçoðlu:
Son 35 yýlda birçok dalda kültürümüzü tarihe gömdük. Hâlbuki kültür yaþanýr tarihe mal edilmez. Bazý bilim adamlarý çýkýp saðlýklý beslenme üzerine konuþuyorlar. Saðlýklý beslenme, eðer saðlýklý besin var ise vardýr. En önemlisi beslenme bir kültürdür. Türkler beslenme kültürlerini tarihe gömdüler. Japonlarýn, Ýskandinavlarýn, Ýspanyollarýn ve daha birçok milletin deðiþmeyen beslenme kültürü vardýr.



Ýþte tarihe gömdüðümüz kültür zenginliklerimiz;

Otacý, yayla, beslenme, sedir ve divan, musiki, geleneksel tarým, doðal tohumculuk

Ve daha birçok kültürel zenginliklerimiz oldu. Kültür bir milletin tarihteki duruþudur. Tarih sadece savaþlarý öðrenmek deðil kültürü yaþamak ve yaþatmaktýr.





 
 
Metin Soylu'nun hangi kitabýný daha baþarýlý buluyorsunuz?
Hepsi
Afet Okulu
Bedeli Çanakkale'de Kanla Ödenecektir
Piri Reis Haritasý'nýn Þifresi
  
 
 

 

ANA SAYFA YAZAR HAKKINDA K�TAPLAR ELE�T�R� CEVAP KONFERANSLAR AFET OKULU R�PORTAJLAR �LET���M
Siteden yararlan�rken gizlilik ilkelerini okuman�z� tavsiye ederiz.
� 2024 T�m haklar� sakl�d�r.
�zinsiz ve kaynak g�sterilemeden yay�nlanamaz.


�izginet & Mehmet CAN